31 Ocak 2012 Salı

K - DRAMA: CİTY HUNTER



SBS kanalında 25 Mayıs 2011-28 Hazıran 2011 tarihleri arasında 20 bölüm olarak yayınlanmış aksiyon&romantizm tarzında bir drama.
Oyuncu kadrosu:

Main Cast
City Hunter Clique
The Blue House
Group of Five
Extended Cast












Konusunu tek kelimeyle özetleyecek olursak : İNTİKAM.
Bir yandan intikamın gerçekten soğuk yenen bir börek olduğu bir yandan da intikam için nelerin feda edildiği hakiki bir dram eşliğinde örülmüş.

Her şey bundan 28 yıl öncesinde Güney Kore devletinin kendi 21 askerine ihanetiyle başlıyor. Ülkeleri için canlarını feda etmek uğruna Kuzey Kore'de gerçekleştirecekleri çok tehlikeli bir plana dahil olan 21 asker, planı başarıyla gerçekleştirmelerinin akabininde devletin ileri gelen bakanlarından 5 tanesinin aldıkları karar ile Kuzey Kore'de öldürülerek tarihin gizli sayfalarına gömülüyorlar. Fakat 1 kişi hariç! İhanetten kurtulan tek asker bunun bedelini -intikamını- almak için 28 yıl sonra Kore'ye dönüyor.
Yanında Lee Yoon Sung ile...

Dramın ana düğümü Lee Yoon Sung ve babaları diyebiliriz :)
Gerisi izlemeye kalmış.

Yine ve yeniden alıştığımız bir şey; finallerin son 5 dakikasının yeterince tatminkar olmaması... O ilk bölümden beri beklediğimiz zirve noktasından (ki o zirve noktası benim için gerçekten harikaydı!!!) sonra ileri tarihi gösterdiği anda şimdi insanlar neler yapıyoru bir Secret Garden gibi daha ayrıntılı verseler ne güzel olur :)

Lee Min Ho'yla BOF'da tanıştım. Ama daha öncesinde Hana Yori Dango'yu izlediğimden Kore uyarlaması beni çok sıktığından 8. bölümde izlemeyi bırakmıştım.
Bu yüzden Lee Min Ho'yu tam olarak izlemem bu diziyle oldu. Acaba yerine Bi oynasaydı daha mı iyi olurdu diye bazen düşünmeden edemedim!
Yine de karakterde olması gereken duygusallığı da fazlaca kattığından başarılı denebilir. 
Kim Nana rolündeki Park Min Young'u da ilk defa Sungkyunkwan Scandal'da izlemiştim. Gerçekten yetenekli lakin rol gereği yapı bakımından oldukça yetersiz kalıyor bence. Adamları yere seriyor falan ama kamera biraz geniş çekim yaptığında küçük bir kız edasında. Bu biraz gerçeklik duygusunu ortadan kaldırıyor bence.

Steve Lee'yi oynayan Kim Sang Joong'un ses tonu ve oyunculuğu da çok iyiydi! Zaten intikam falan filan her şey bu adamdan çıktı asıl karakter her ne kadar Lee Min Ho iki de bir "Bu benim kaderim" dese  de "bu kaderi" ona yazan Steve Lee oldu. Hatta sonunu bile o yazmış oldu.




KRİTİK: İZLEYİN

17 Ocak 2012 Salı

K - DRAMA: İLJİMAE



KONU: "Geom asil bir aileye mensup olan Lee Won Ho nun oğludur mutlu bir çocukluk geçirmektedir fakat bir gün aniden babasının gözleri önünde öldürülmesi bütün hayatını değiştirecektir geom o an kendi kendine söz verir babasının katilini mutlaka bulacak ve intikamını alacaktır babasını öldüren adamların kendisininde peşine düştüğünü fark eder ve başına gelen bir çok olaydan sonra hafızasını kaybeder kendine geldiğinde Swe Dol un evindedir geçmişe dair hiçbirşey hatırlamayan geom bundan sonraki yaşamını Yong olarak sürdürecektir taki hafızası geri gelene kadar.  İljimae gündüzleri pazaryerinde gangsterlik yapmaktadır.Geceleri ise yoksullara yardım etme amacıyla hükümet yetkililerini soymaktadır.Her soygundan sonra soygun yerinde elma ağacının dalını bırakır.Halk onu sadece Iljimae olarak bilir.Bong iyi bir dövüşçüdür.Ve Ryungu sevmektedir.Eun Chan ise bir doktorun kızıdır.Iljimaeyle karşılaştıkları günden beri onu sevmektedir."


Lee Jun Ki'yi ilk olarak My Girl'de izlemiştim. İljimae'deki performansı ise harika! Röportajlarından okuduğum kadarıyla hiç dublör kullanmamış olması döbüş sanatlarında da ne kadar başarılı olduğunu burada gösteriyor.


Senaryo ve diğer oyunculuklar da çok güzel. Kaçırılmaması ve izleme listesine alınması gereken bir yapıt!


Dram var, trajedi var, ölüm var :( , yer yer komiklik var, romantizm var ama öyle ahım şahım bir şey yok. Lakim İljimae'nin kendisinin olması yetiyor.


Tarihi bir efsane anladığım kadarıyla bu "İljimae" bizim Kara Murat, Battal Gazi tarzı bir şey.


En sevdiğim karakterlerden biri her iki çocuğa da babalık yapan ama hiç çocuğu olmayan adam... Öyle ki Lee Won Ho'nun iki oğluna da babalık yapacaktır, gerçek baba iki oğluna da bakamamışken... Kaderin ince ince nasıl örüldüğüne bu diziyi izlerken şahit olacak bence dişsiz bu adamı siz de çok seveceksiniz :)


Her şeyden önce bir kere tarihi bir havası var, mekan, kıyafetler hep eski zaman... Ama insan davranışları ve yönetim sistemindeki aksaklıklar, yönetenlerin yönetilenlere yapyığı zulüm değişmiyor. Bunun yanında yönetilen kesimin başkaldırısı kendi gücünü keşfetmesi ve bunu göstermeye çalışması ile bir de halkın kahramanının "İljimae" nin doğuşu (ki o krallığı hakden kişi aslında, kral ile olan ilişkisine sona doğru iyice şahit olacaksınız) senaryoyu daha da çekilir yapıyor.


Dizi başlarken "WOOW" oluyorsunuz ama sonra geriye sarıp İljiame'nin doğuşunu anlatmaya başlıyor o anda "Oha peki bu İljimae nasıl o hal gelecek bakalım?" diye merak ediyorsunuz...


Batman, örümcek adam arası bir şey olup çıkıveriyor daha sonra...
Tansiyon son ana kadar hiç düşmüyor aksine en tepede atıyor!
Lakin ben sonunda afalladım "E noldu şimdi?" diye kalakaldım. Sonraa aynen şöyle oldu:
1.Hemen google a saldırdım.
2.Sonra iljima2 'yi gördüm
3.Gözlerim parladı.
4.Acayip derece sevindim.
5. İljimae2'de Lee Jun Ki'nin oynamadığını gördüm. Üzüldüm
6. Hikaye farklıydı. Üzüldüm.
7. Belki severim dedim. İlk bölümün 30 dk. sını ancak izleyebildim.
Bir kere İljimae çekmişsiniz 2.'ni çekiyorsanız daha iyisini yapmak gerekmez mi? Sanki 2.'si 1980'lerde çekilmiş, saçma sapan bir şey olmuş... Bir de Jung İl Woo oynuyor... Return of İljimae'yi kesinlikle beğenmedim sadece 30 dk izledim ama İljimae ona 8518574186 basar.




KRİTİK: MUTLAKA İZLE!